Erkek Basketbol Takımı

Merhaba arkadaşlar, ben Gökberk Koçer. Başkent Üniversitesi Başkent Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 1. sınıf öğrencisiyim. Size Başkent Üniversitesi basketbol takımını tanıtmak için buradayım. Başkent Üniversitesi basketbol takımı 1997 yılında sporla uğraşan, basketbola emek veren, basketbolu ileri taşımak isteyen, üniversitede okuyan arkadaşlarımız için kuruldu. 97'den bu yana birçok başarı elde ettik. Bu sene benim ikinci senem Başkent Üniversitesi'nde. İki yıldır gördüğüm kadarıyla birçok alanda, kız takımımız olsun, erkek takımımız olsun, Başkent Üniversitesi'ni ileri taşımaya çalışıyoruz. 1. ligde oynuyorum ve kız takımımız da 1. ligde. Geçen sene birinci ligde ikinci olduk ve ligde kalmaya devam ettik. Bu seneki hedefimiz de birinci olup terfiye çıkmak ve takımımızı daha ileri götürmek. Kampüs içerisinde kullandığımız bir tane sahamız var. Genellikle Başkent Üniversitesi Spor Salonu'nda antrenman yapıyoruz. Antrenman saatlerimiz değişiyor ve antrenman günlerimiz de değişiyor. Arkadaşlarımız yoğun olduğu için, üniversite eğitimi ile birlikte tabii ki sporu götürmek zor oluyor bizim için. Ama genelde haftanın 2 günü veya uygun olduğumuz takdirde 3 günü antrenman yapıyoruz. Basketbol takımı genelde 12 kişiden oluşur. Sahaya 12 kişi çıkarız. Ama antrenörümüz basketbola emek vermek isteyen arkadaşlarımızı sahaya katmak istediği için şu an sayımız 18 kişi. Antrenmanlara gelen ve kendini denemek göstermek isteyen arkadaşlarımıza izin veriyor kendisi. Şu an 18 kişiyiz. Yıl boyunca genelde haftada 2 veya 3 gün antrenman yapıyoruz. Maçlarımız oluyor, özel kupalardan Ayva Kupası adlı bir turnuvaya katılıyoruz genelde, senede bir kez. Her yıl üniversiteler arası düzenlenen 1. ligde bu sene de takımımızı en iyi şekilde temsil edeceğimize inanıyorum. Kişisel olarak 6 yaşından beri basketbol oynuyorum ve Ankara'da hem kulüp takımı olsun hem de daha önceden lise ve ortaokuldaki okul takımları olsun, Ankara birincilikleri, ikinciliklerim, üçüncülüklerim bulunmakta. Aynı zamanda en büyük başarım Türkiye üçüncüsü olmaktı. Okul takımında ise geçen sene, yani benim bu oynadığım sürelerde, elde ettiğimiz en büyük başarı ikincilikti. Takımlarımızda yılda bir kere olmak üzere seçimler olur. Takıma girmek isteyen arkadaşlarımız için yapılan seçimler. Antrenörümüz bu seçimlerde tabii ki dikkat ettiği bazı şeyler var. Oyuncunun daha önce oynayıp oynamadığı, elde ettiği başarılar, kondisyonu, ne kadar oynamak istediği. Genelde takıma gelmek isteyen arkadaşlarımıza, biz ve antrenörümüz olabildiğince çok cana yakın davranırız ve almak isteriz onu, eğer bu işe emek vermek istiyorsa. Ama onun dışında tabii ki her şeyde olduğu gibi belli standartlar bulunuyor. Bu standartlar öncelikle, istemesi tabii ki bir avantaj ama her şey için yeterli olmuyor. Onun dışında belli koşullar olması lazım. Mesela takımımızda açık pozisyonlar oluyor veya dolu pozisyonlar oluyor. Mesela ben bir numara oynuyorum, buna oyun kurucu deniyor. Oyun kurucu alımında 3 ya da 4 tane iyi oyuncumuz varsa antrenörümüz tabii ki bu oyunculardan almayı tercih etmiyor. Onun dışında boş olan pozisyonlara göre oyuncuları almak istiyoruz. Basketbol bir takım oyunu ve takım oyunu olmasından dolayı bana ciddi anlamda katkıda bulunduğunu düşünüyorum. Öncelikle özgüven olarak, insanlarla iletişim olarak, insanlara yaklaşma bakımından beni çok etkilediğini düşünüyorum. Onun dışında her zaman hırslı bir insan olmuşumdur ve basketbolun bunu daha fazla arttırdığını, bir şeyi kazanıp ne kadar sevinebileceğimi veya kaybettiğimde ne kadar üzülebileceğimi görüyorum. Bu da beni iyi yönde etkiliyor.